NAFAKA ARTIRIM DAVASI 

Türk Medeni Kanunu’na göre nafaka, boşanmış eşin ya da çocukların yaşamlarını sürdürebilmeleri için diğer eş tarafından ödenen maddi destektir. Boşanma davalarında, eşler arasında nafaka belirlenmesi, tarafların mali durumuna ve ihtiyaçlarına göre şekillenir. Ancak zaman içinde ekonomik koşulların değişmesi, nafaka ödeyen tarafın gelirinin azalması ya da nafaka alan tarafın yaşam standartlarının yükselmesi gibi durumlar, nafakanın artırılmasına dair talepleri gündeme getirebilir. Bu bağlamda, nafaka artırım davası, ödenen nafakanın mevcut koşullara göre yeniden düzenlenmesini talep etme hakkı tanır.

Nafaka Artırım Davası Nedir?

Nafaka artırım davası, boşanmış eşlerden birinin ya da çocukların, ödenen nafakanın yeterli olmadığını ve artırılması gerektiğini belirterek açtığı bir davadır. Bu dava, nafakanın başlangıçta belirlenmesinin üzerinden bir süre geçtikten sonra nafaka ödeyen kişinin gelir durumunun değişmesi, nafaka alan kişinin yaşam masraflarının artması ya da diğer özel durumların varlığı gibi nedenlerle açılabilir.

Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesine göre, nafaka miktarı, tarafların ekonomik durumuna, nafaka alan tarafın ihtiyaçlarına ve nafaka ödeyen tarafın ödeme gücüne göre belirlenir. Zaman içinde bu koşulların değişmesi, nafakanın artırılmasını gerektirebilir. Nafaka artırım davası, boşanma sonrasında yaşanan ekonomik değişimlere bağlı olarak nafakanın yeniden değerlendirilmesi amacıyla açılabilir.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E. 2014/12606 K. 2015/466 sayılı kararındaiştirak nafakasının en son artırıldığı 29.05.2009 tarihinden, eldeki artırım davasının açıldığı tarih arasında da yaklaşık 4,5 yıl geçmiştir. Bu süre içerisinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değişmiş, müşterek çocuğun yaşı büyümüş, ihtiyaçları ve eğitim giderleri doğal olarak artmış, paranın alım gücü de en azından enflasyon oranında değer kaybına uğramıştır. Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakaların niteliği, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları nazara alınarak, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun şekilde artırıma karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın tümden reddedilmiş olması usulTMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun şekilde artırıma karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş; İştirak nafakası yönünden; çocuğun yaşı, okul durumu ve zorunlu ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, özellikle velayet kendisinde bulunan annenin de nafakaya ihtiyaç duyduğu dikkate alınarak “hakkaniyete” uygun bir miktar artırıma karar vermek olmalıdır.” şeklindedir.

Nafaka Artırımı İçin Gereken Koşullar

Nafaka artırım davası açmak için bazı şartların oluşması gerekir:

  1. Ekonomik Değişim: Nafakayı ödeyen tarafın gelirinin artması, nafaka alan tarafın ihtiyaçlarının değişmesi veya yaşam standartlarındaki yükselme gibi faktörler, nafaka artırımı için bir gerekçe olabilir. Aynı şekilde, nafaka ödeyen tarafın ekonomik durumunun kötüleşmesi de artırım talep edilmesi için bir dayanak olabilir.
  2. Ödeme Gücü: Nafaka artırım davalarında, artırım talebinin kabul edilebilmesi için nafaka ödeyen tarafın ödeme gücünün artmış olması gerekmektedir. Ödeme gücünün arttığını ispat etmek, dava sürecinde önemli bir rol oynar.
  3. Nafaka Miktarının Yetersizliği: Nafaka artırım talebinin bir diğer koşulu, başlangıçta belirlenen nafaka miktarının mevcut ihtiyaçları karşılamaktan uzak olmasıdır. Bu yetersizlik, yaşam maliyetlerinin artması ya da nafaka alan kişinin temel ihtiyaçlarını karşılayamaması gibi durumlarla somutlaştırılabilir.
  4. Değişen Yaşam Koşulları: Nafaka alan kişinin yaşam standartlarındaki artış (örneğin, yeniden evlenmesi, daha yüksek gelir elde etmesi vb.) veya nafakayı ödeyen kişinin gelirindeki azalma gibi durumlar da nafaka artırımına gerekçe olabilir.

Nafaka Artırım Davası Nasıl Açılır?

Nafaka artırım davası açmak için, mevcut nafakanın yetersiz olduğu ve artırım yapılması gerektiği gerekçesiyle ilgili delillerin sunulması gereklidir. Başvuru, Aile Mahkemesi’ne yapılır. Dava sürecinde, nafaka miktarını belirlemek için çeşitli faktörler göz önünde bulundurulur:

  1. Tarafların Mali Durumları: Nafakayı ödeyen tarafın gelir durumu, nafaka talebinin arttırılmasına gerekçe olabilir. Bunun için maaş bordroları, vergi beyannameleri, banka hesap dökümleri gibi belgeler sunulabilir.
  2. İhtiyaçlar ve Masraflar: Nafaka alan kişinin temel ihtiyaçlarını karşılamada zorluk çekip çekmediği, yaşam masraflarındaki artış gibi unsurlar da mahkeme tarafından dikkate alınacaktır. Sağlık masrafları, eğitim giderleri, kira gibi harcamalar önemli unsurlardır.
  3. Ödeme Gücü: Nafakayı ödeyen tarafın ödeme gücü, artırım talebinin kabul edilip edilmeyeceğini etkileyen önemli bir faktördür. Eğer ödeyen tarafın gelirinde artış varsa, bu artış nafakanın yükseltilmesini gerektirebilir.

Mahkeme Kararı ve Nafaka Artırımı

Mahkeme, dava dosyasındaki deliller ve tarafların beyanları doğrultusunda, nafakanın artırılıp artırılmayacağına karar verir. Nafaka artırım kararı, genellikle şu durumlara bağlıdır:

  • Nafakayı ödeyen kişinin gelirinde belirgin bir artış varsa,
  • Nafaka alan tarafın yaşam standartları değişmişse ve bu değişiklik nafakanın artırılmasını gerektiriyorsa,
  • Nafakanın ödenmesi için ödeyen tarafın ekonomik durumu yeterli hale gelmişse,
  • Nafaka miktarının başlangıçtaki şartlarla uyumsuz olduğuna kanaat getirilirse, mahkeme nafakayı artırabilir.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/12590 E. , 2017/13907 K. Sayılı kararındaTMK’nun 176/4. maddesine göre de; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.”Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.” şeklindedir.

Sonuç ve Değerlendirme

Nafaka artırım davası, Türk hukukunda önemli bir yer tutar çünkü boşanmış eşlerin ve çocukların yaşamını sürdürebilmesi için hayati bir maddi destek sağlar. Nafaka miktarının artması, zaman içinde değişen ekonomik koşullara, tarafların mali durumlarına ve yaşam standartlarına göre düzenlenebilir. Ancak, bu tür davalarda mahkeme, nafakanın artırılması için yeterli ve geçerli sebeplerin bulunup bulunmadığını titizlikle değerlendirir.

Sonuç olarak, nafaka artırımı için başvurulacak mahkemede, tarafların mevcut ekonomik durumları ve nafaka ödenen kişinin ödeme gücü gibi unsurlar göz önünde bulundurularak bir karar verilecektir. Nafaka artırım davaları, tarafların haklarını koruma ve ekonomik adaleti sağlama adına oldukça önemli bir hukuki araçtır.