Vatandaşlık Başvurusunun Reddine Karşı İdari İşlemin İptali Davası:

Türk vatandaşlığının kazanılması başvuruları, idarenin takdir yetkisi kapsamında değerlendirilmekte olup bu kapsamda verilen ret kararları, idari işlem niteliği taşır. Bu işlemler, Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca yargı denetimine tabidir.


2. Vatandaşlık Başvurularında İdarenin Takdir Yetkisi

5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 9. maddesi, vatandaşlığın sonradan kazanılmasının “idarenin takdirine bağlı” olduğunu açıkça ifade etmektedir:

“Bu Kanunun uygulanmasında, Türk vatandaşlığına alınmada takdir yetkisi ilgili Bakanlığa aittir.”

Buna rağmen, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararlarında idarenin takdir yetkisinin sınırsız olmadığı, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun kullanılmasının zorunlu olduğu vurgulanmaktadır.

📌 Danıştay 10. Daire, E.2014/6210, K.2017/2895:

“Takdir yetkisi, keyfilik anlamına gelmez. İdari işlemin gerekçeli olması ve hukuka uygunluk denetimine tabi olması gerekir.”


3. Red Kararının Hukuki Niteliği ve Dava Edilebilirliği

Vatandaşlık başvurusunun reddine dair işlem, nihai ve icrai bir idari işlem olduğundan, iptal davasına konu olabilir. Bu kapsamda 2577 sayılı İYUK m. 2/1-a uyarınca idari yargının görev alanına girer.

Yetkili Mahkeme:

Başvurunun yapıldığı yerin İdare Mahkemesi yetkilidir.

Süre:

Ret kararının tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde dava açılmalıdır (İYUK m. 7/1).


4. İptal Davasının Gerekçeleri

Açılacak iptal davasında ileri sürülebilecek başlıca hukuki gerekçeler şunlardır:

  • Şartların somut biçimde sağlanmasına rağmen ret verilmesi (ölçüsüzlük),
  • Gerekçesiz veya soyut gerekçelerle işlem tesis edilmesi,
  • Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının usule uygun yapılmaması,
  • İdarenin takdir yetkisini keyfi biçimde kullanması,
  • Eşitlik ilkesine aykırılık.

📌 Anayasa Mahkemesi, 2019/17394 Başvuru Numaralı Bireysel Başvuru Kararı (04.05.2022):

“İdarenin güvenlik soruşturması sonucuna dayalı karar verirken somut ve açık veriye dayanması, gerekçeli karar oluşturması gerekmektedir. Aksi durum, hak arama özgürlüğünü ve adil yargılanma hakkını ihlal eder.”


5. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

  • Gizli veya açıklanmayan gerekçelerle ret kararı verilmesi,
  • İkamet süresi dolmuş olsa dahi vatandaşlık verilmemesi,
  • Kamu düzeni kavramının geniş ve soyut yorumlanması,
  • İstisnai vatandaşlık başvurularında başvuru sürecinin şeffaf olmaması.

6. Yargı Kararları Işığında Değerlendirme

Danıştay ve Anayasa Mahkemesi, ret kararlarının salt “takdir yetkisi” ibaresine dayanılarak gerekçesiz şekilde verilemeyeceği yönünde içtihat geliştirmiştir.

📌 Danıştay 10. Daire, E.2016/5487, K.2019/1293:

“Başvurucunun başvuruya esas belgeleri eksiksiz ve usulüne uygun olduğu hâlde, yalnızca genel ifadelerle ret gerekçesi sunulması hukuka aykırıdır.”


7. Sonuç ve Değerlendirme

Vatandaşlık başvurularına dair ret kararları, idari yargı denetimine açıktır ve idare tarafından kullanılan takdir yetkisinin yargı eliyle denetlenmesi mümkündür. Başvuru koşullarının somut olarak sağlandığı, kamu düzenine açıkça tehdit oluşturmadığı hâllerde, ret kararları keyfilik sınırına girebilir. Bu nedenle, başvurucuların veya vekillerinin süreci titizlikle takip etmesi ve gerekçeli iptal davası açması önem arz etmektedir.